07:37:32

İki Oscar ödüllü sanatçı ‘Amerika’nın Başkanına’ Ateş Püskürdü

Bu sözler Robert De Niro‘ya ait: “Sanat gerçeği arar, sanat çeşitliliği kucaklar. İşte bu yüzden sanat bir tehdittir." Cannes Film Festivali’nin açılış gecesinde Fransız müzikal romantik komedisi “Partir un Jour (Bir Gün Ayrıl) “ın galasından önce Leonardo DiCaprio, Robert De Niro‘ya onursal Altın Palmiye olarak bilinen yaşam boyu başarı ödülünü sunmak üzere Grand Auditorium Louis Lumière‘de sahneye çıktı…

DiCaprio, 1993 yapımı “This Boy’s Life" (Bu Çocuğun Hayatı) filmi için girdiği ve kendisini diğer oyunculardan ayırmak için repliklerini bağırarak söylediği bir seçmeyi anlattı. Salon kahkahalara boğulmuş ama bu hareket ona De Niro‘yla karşılıklı oynayacağı bir iş kazandırmış.

“O an hayatımı sonsuza dek değiştirdi. Sinema dünyasındaki tüm kariyerimi başlattı" dedi DiCaprio. De Niro‘yu “demokrasimiz için savaştığı" için övmeye devam etti ve bu da ateşli bir siyasi konuşmanın habercisi oldu.

De Niro ödülünü almak üzere sahneye çıktığında iki dakika boyunca alkışlandı ve bu sırada uzun bir duygusal duraksama ile seyirciye baktı -önce şaşkın, sonra belki biraz sinirli ve nihayetinde minnettarlıkla dolmuş görünüyordu. Daha sonra mikrofonu alarak festivale ve festival jüri üyeleri Jeremy Strong ve Halle Berry‘den yönetmen Quentin Tarantino‘ya kadar ünlülerle dolu olan izleyicilere teşekkür etti.

De Niro, 1973 yapımı “Mean Streets" ile başlayan ve 50 yıl ileri sararak Scorsese‘nin yönettiği “Killers of the Flower Moon" ile devam eden festival geçmişini anlattı. Kariyerindeki diğer birkaç önemli noktaya da değindi ve 2002 yılında Tribeca Film Festivali‘ni kurarken Cannes‘ın ruhundan nasıl esinlendiğini anlattı.

“Cannes gibi biz de açık ve demokratik olmamızla tanınıyoruz. Demokratik, işte o kelime. Benim ülkemde, bir zamanlar kanıksadığımız demokrasi için büyük bir mücadele veriyoruz. Ve bu hepimizi etkiliyor çünkü sanat demokratiktir. Sanat kapsayıcıdır. Bu gece olduğu gibi insanları bir araya getirir," dedi De Niro.

“Sanat gerçeği arar, sanat çeşitliliği kucaklar. İşte bu yüzden sanat bir tehdittir. Bu yüzden otokratlar ve faşistler için bir tehdidiz. Amerika’nın cahil başkanı kendisini önde gelen kültür kurumlarımızdan birinin başına atadı," diyerek Başkan Donald Trump‘ın Kennedy Center‘ın başkanlığına getirilmesine atıfta bulundu.

“Sanata, beşeri bilimlere ve eğitime ayrılan fonları ve desteği kesti. Şimdi de ABD dışında üretilen filmlere %100 gümrük vergisi getireceğini açıkladı. Yaratıcılığa fiyat biçemezsiniz, ama görünüşe göre ona gümrük vergisi koyabilirsiniz. Elbette bu kabul edilemez. Tüm bu saldırılar kabul edilemez. Ve bu sadece Amerika’nın sorunu değil, küresel bir sorun."

De Niro konuşmasına örgütlenmeyi, şiddet içermeyen protestoları ve oy kullanmayı teşvik ederek devam etti. Ardından ev sahibi ülke Fransa’ya saygı duruşunda bulunarak ülkenin sloganını okudu: “Liberté, Égalité, Fraternité (Özgürlük, Eşitlik, Kardeşlik)."

Bu içeriği beğendiyseniz lütfen çevrenizle paylaşınız…